Hasan Güneş

Yeni Asya

Demirel'den bir hatıra

12 Eylül 1980 ihtilalinden hemen sonraki yıllardı. Başbakan Süleyman Demirel Hamzakoy ve Zincirbozan sürgünlerinden sonra evinde adeta gözaltındaydı. Yine de mücadelesine hız kesmeden devam ediyordu.O zamanlar üniversite öğrencisiydik. Terör yuvası haline getirilen üniversitelerdeki anarşi ve kargaşayı iliklerimize kadar yaşamıştık. İhtilal öncesi

Silahlanma yarışı ve Türkiye

Üniversiteden bir sınıf arkadaşımız vaktiyle savunma sanayiinde de vazife yapmıştı.Pek çok konuda emeği vardır. Bir konferansta: "Rusya ekonomi olarak hayli gerilerde olmasına rağmen askeri güç olarak ilk sıralarda. Bizim benzeri bir hedefimiz olmalı" demişti. İttifakların ve büyük savaşların galiplerinin hakimiyetlerinin devam ettiği bir dünyada

Yazıyoruz ve okuyoruz, o halde varız

Eski filozoflardan bir kısmı Allah'ı düşünmeden kâinatı incelemeye çalışmışlar. "Zerreden yıldızlara kadar böyle harika bir âlem olamaz! Gördüğümüz, olsa olsa bir hayaldir, biz de hayalden ibaretiz" demişler.Bediüzzaman Said Nursi "bunlar, varlık âlemini kabul edip de Allah'ı inkâr edenlere göre daha akıllıdır" der. İlim ve felsefe dünyası asırlarc

Madenler ve AB normları

Erzincan'da yaşanan facia, gelişmekte olan veya az gelişmiş ülkelerin kanayan yaralarından birisinin göstergesi. Her bir kaza veya felaket daha büyük faciaların öncüleri ve habercileridir.Bu sebeple ciddiye alınmalıdır. Türkiye hem madencilikte hem de altın üretiminde siyanür metodu sebebiyle ciddi problemlerle karşı karşıyadır. Ülkemiz ilkokul kit

Gazze

İsrail güçleri Gazze'ye acımasızca saldırmaya devam ediyor.Neredeyse taş üstünde taş bırakmadı. Son rakamlara göre on binin üzerinde kadın, çoluk-çocuk, ihtiyar katledildi. On binlercesi de yaralı ve sakat kaldı. Sayının nerede duracağını kimse bilmiyor. Görünüşte ya da dünyaya gösterilen sebep: 7 Ekim'de Hamas'ın sivil ve askerlere saldırması ve r

12 Eylül

Eylül aradan geçen bu kadar zamana rağmen tesiri hâlâ devam eden bir ihtilâl. Türkiye ihtilâl ile yeniden yapılandırıldı. Yasaklar, idamlar ve yüzbinlerin hapsedilmesi ile memleket yeniden formatlandı. Kurtulmaya başladığı derinlerdeki istibdat cenderesine başka isimler altında yeniden sokuldu.1960 Anayasa'sı demokratik hükümetleri iş yapamayacak b

Bediüzzaman, adalet ve demokrasi

Bediüzzaman Hazretlerini vefatının yıldönümünde hürmetle yad ediyoruz. Onu anlayabilmek için çağımıza ve geleceğe bakmalıyız.İnsanlık son birkaç asırdır büyük değişimler ve dönüşümler yaşamıştır. Bin yıldır beraber yaşayan milletler milliyetçilik yada ırkçılık rüzgarı ile dağılmıştır. Liberalizm ve serbestiyet, sosyalizm ve komünizm, cumhuriyet ve

Memleketini terk etme, sebat et

Antakyalı Necdet Abi, "Hayır, inşallah burayı terk etmeyeceğiz" derken, Bolu depreminden sonra farklı bir şehre taşınacak bir arkadaşa, Mehmet Kutlular Ağabeyin, Risale-i Nur'daki bir hakikatı ifade ederek, "Kardeşim musibet geldi alacağını aldı gitti. Şimdi mükâfat zamanı. Memleketini terk etme, sabret, sebat et" demiş. Depremzede abimiz "Kutlular

Yardımda unutulmuş bölgeler

"İhtiyaca göre tespit ettiğimiz yardımları ayarladık. Atilla abinin daha önceden tespit ettiği çadır bölgelerine gittik. "Buralar yardımların pek ulaşmadığı adeta unutulmuş bölgeler" dedi. Çadırlara ve çadır aralarından oynayan çocuklara yardımları dağıttık. Yaşlılar, hastalar ve engelliler. İşte hayatın gerçekleri. Hayatın televizyonlarda, medyada

Adıyaman sanki bombalanmış gibiydi

"Adıyaman'a yaklaşırken felaketin büyüklüğü karşısında dehşete kapılmamak mümkün değildi. Günlerce bombalanan ikinci dünya savaşı şehirleri gibiydi. Ya da güneyimizde yıllarca iç savaşın sürdüğü Suriye ve işgalin sürdüğü, füze yağmuru altındaki kuzey komşumuz Ukrayna gibiydi. Onların yaşadıklarını bu şehir 1-2 dakikada yaşamıştı."İl İl Deprem Bölge